9 Kasım 2014 Pazar

Kütüphaneden notlar: Yavaş Ebeveynlik

Klinik psikolog Pınar Mermer'in kendi ebeveynlik yolculuğundan yola çıkarak çocuk ve aile ilişkini ele aldığı Yavaş Ebeveynlik isimli kitabı hızdan başı dönmüş günümüz insanını bir nebze de olsa sakinleştirmek için
birebir. Ezbere yaşamak yerine kendini ve çocuğunu tanımayı öneren kitap mükemmellik adına yaptığımız "saçmalıkların" farkına varıp bunlara bir an önce son vermemiz gerektiğini hatırlatıyor.

Günümüzün kaygı boyutu yüksek ailelerini sakin olmaya çağıran kitapta yer alan pratik öneriler hayatı kolaylaştırıyor. İşte, bunlardan bazıları:


  • Çocuğunuza inanın. Her nefes alıp verişinde içindeki fidanı büyüten bilge varlıklardır çocuklar.
  • Çocuğun arzu ve ihtiyaçlarının farkında olabilmek için durup düşünebilmek, zaman ayırmak gerek. Hızla akan hayatımızı ağır çekime almak lazım.
  • Çocuğunuzun maddi ihtiyaçlarına değil duygusal ihtiyaçlarına odaklanın.
  • Önemli olan ilişki. İyi ilişkiler iyileştirir bizi. Önemli olan sevebilme ve sevilebilme kapasitesi.
  • Başkasının gözünden istenip istenmediğinizi tahmin etmeye çalışmak yerine herkesin anneliğinin farklı olacağını kabul edin. Sevilip sevilmediğinizi sorgulamak yerine çocuğunuza sevgi, şefkat ve ilgi gösterin.
  • İnsan ve doğa ile temas çok önemli.
  • Etrafımızdaki gürültü ve karmaşadan kendi iç sesimizi duyamaz olduk. Bir an durup kendimizi gerçekten dinlemeye odaklanalım. 
  • Çocukların bizim yönetimimize ihtiyacı var diye düşünmek ve onları birer birey olarak kabul edememek en büyük zorluğumuz. Onlar bizden farklı ihtiyaçları, farklı tecrübeleri olan insanlar. Bizim uzantımız değiller. Ebeveyn olmak onları yönetmek değil, incelemek demek.
  • Çocuk yetiştirmek için yeni fikirlere açık olmak, kaygıları dindirmeyi başarmak önemli. Yeni bir yöntem denerken sabırlı olmalı. En önemlisi birinden yardım isteniyorsa o insana mutlaka güvenmeli.
  • Ebeveynlerimiz bizi onaylayarak, ihtiyaçlarımıza zamanında ve uygun şekilde sevgiyle karşılık vererek, zorluklarla yanımızda olarak, çabalamamızı takdir ederek, bizimle göz göze ve fiziksel temas kurarak bizi sevdiklerini hisssettirebilirler.
  • Çocuklarınıza onları sevdiğinizi hissettirin.
  • İçinizdeki kırılmış çocuktan kaçmak yerine onu sıkı sıkı tutup ak ettiği gibi severseniz çocuğunuz hak ettiği gibi sevebilirsiniz. İşte o zaman çocukla çocuk olmaktan korkmayın. Yetişkin yanınızı unutmadan. Birbirini saran ve birbirine iyi gelen iki çocuk.
  • Bebeklerin de çocukların da kendi zamanları vardır bazı şeyler için. Onları sadece dinlemek yeter bazen. Onların ritmine katılmak. Onlarla birlikte kaygılarımızı bir kenara bırakıp biraz yavaşlamak
  • .Çocuklar ihanet etmekten korkarlar. Mutsuz bir evin mutlu çocuğu olmak istemezler.
  • Zor zamanlardan geçen ebeveynler uykuda gibidirler. Çocuklarının davranışına beklenen tepkileri vermezler.
  • Kötü yaşam olaylarının ruhumuzda açtığı yaraları sosyal destek sistemimizle aşabiliriz.
  • Acısıyla tek başına bırakılmış bir çocuk elinde cam kırıklarıyla bırakılmış gibidir, eninde sonunda cam bir yerlerine batacak ve acısı kat kat artacaktır. Bu sebeple çocukları yalnız ağlamaya göndermeyin.
  • Yeterince iyi anne baba olmak, yeterli insanlar olmaktan geçer. Anne de baba da bir çocuk sahibi olmadan önce kendine yetebiliyor olmalı. Kimseye bağımlı olmayan iki yetişkin durmalı karşımızda. Sapasağlam, dağ gibi...
  • Eğer anne babanın evliliğine benzediyse evliliğin, çabaların bir şey ifade etmiyorsa ve gün geçtikçe yaraların büyüyorsa, oradan da kaç. Senin içinde bir çocuk, elinde bir çocuk... Olur mu öyle? Kendi kendini büyüt sen de. Artık o çocuk değilsin.Yaraların kanarken gülümsemek zorunda değilsin. Yaralarını sar ve yoluna devam et. Belki biriyle el ele, belki arkadaş yardımıyla, belki bir uzman. Ama sakın çocuğuna yaslanma.
  • Çocuklarımız alamadığı duygusal besini, satın aldıkları şeylerde arıyorlar. Herşeye sahip, ama neden mutlu değil? Çünkü satın aldıklarınız sizin ona ayırmadığınız zamanı telefi etmiyor.
  • Ayıp olur, memnun etmeliyim, beni sevsin, aman üzülmesin gibi kaygılar sarmışken aklımızın dört bir yanını kendimiz olabilmek zordur.
  • Bazı özel anları çocukların özel anı olmaktan çıkarıp bu zamanları kendi performansımızı gösterme alanına dönüştürüyoruz.
  • Yavaşlamak isteyen ebeveynler çocuklarının hayatında sıkıntıya yer açmalı.
  • Çocuklarımıza küçük yaştan itibaren beklemeyi öğretemin yolları konuşulmalı. Çocuklar beklemeyi ve beklerken kendini oyalamayı öğrenmeli.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder