20 Şubat 2013 Çarşamba

Yeni program başladı

Pazartesi akşamı Veysel Hocamız bizim eve geldi. Birlikte Deniz'in programını gözden geçirdik. Dün de çalışmalara başladık. Öncelikli olarak taklit becerileri, ortak dikkat, al-ver, işaret etme, yönerge alma ve yerine getirme konuları üzerinde duruyoruz. İlk gün olması nedeniyle 20'şer dakikalık 3 seans yaptım. Henüz çalışma odası tam düzenlenmediği için bazı zorluklar var ama bu hafta içinde masanın gelmesiyle daha rahat çalışabileceğimizi tahmin ediyorum. Ayrıca İbo da oyunlu etkinliklerden bazılarını yaptı. Bugün Deniz'in Ortak Nokta'daki programı da değişecek. Oyun ağırlıklı bir programa geçeceğiz. Deniz'in Öncü Anaokulu'ndaki süresini uzattık. Artık hergün sabahları 2-2.5 saat Öncü'ye gidecek. Bir iki farklı zaman dilimi denedik ama en uygunu sabah gibi görünüyor. Zaten burayı öğretmenlerini ve arkadaşlarını çok seviyor. Şimdi okula yeni stajyerler geldi. Onlardan biri olan Zülfiye geçen yaz Ortak Nokta'da staj yapmış. Zülfiye, Deniz'in sınıfında olması da bizim için bir avantaj. Başta Perize Hocam olmak üzere Öncü ekibi bizi desteklemeye devam ediyor. Bu arada ben artık araba kullanmaya başladım. 1993'ten beri ehliyetim var ama bugüne kadar araba kullanmışlığım yoktu. Geçen haftadan beri Deniz'i okula ben getiriyorum. Bugün ilk kazamı yaptım. Dönerken banketin üzerini çıktım, tesadüfen oradan geçen polisler gelip beni kurtardı. Arabayı yolda bıraktı, polisler lastık patlamış dediler ve bizi Öncü'ye bıraktılar. Sonra da İbo ile babam geldiler ve lastik işi halloldu. Durumlar şimdilik böyle, bizi izlemeye devam edin, sevgiyle kalın...

14 Şubat 2013 Perşembe

Yeni hedeflerle yola devam

8 Şubat'ta Deniz'i kontrol için İstanbul'daydık. Bu kez sonuçlar geçen sefer olduğu gibi parlak değil. Nahit Hanım, Deniz'in bir önceki dönemde olduğu gibi gelişme göstermediğini, Eylül'den bu yana çok yol alamadığını düşündüğünü, bu nedenle de yeni bir eğitim planı yapılması gerektiğini söyledi ve aile olarak bizim evde yapmamız gereken çalışmalarla ilgili bir program çıkarması için Dr. Oktay Sarı'nın adını verdi. Günde en az dört beş saat Deniz ile birlikte Uygulamalı Davranış Analizi yöntemiyle çalışma yapılması gerektiğini bunu ya benim ya da bir oyun ablasının yapmasının iyi olacağını söyledi. Gittiği iki anaokulundan birini azaltın, geriye kalan okulda geçirdiği süreyi de en az iki saate çıkarın dedi. Deniz her an toparlanacak gibi görünüyor ama bunun için gerekli koşullar sağlanamamış görünüyor dedi. Bu arada görüşme sırasında Deniz iki dakika bile yerinde oturmadı sürekli her tarafa tırmandı, oradan oraya koştu... Bütün gece boyunca otobüs yolculuğunda ve kuzenimin evinde problem çıkarmayan çocuğun yerinde bambaşka biri vardı sanki. Hahit Hanımın söyledikleri önce çok moralimi bozdu ama sonra kuzenim Seval, dostum Meral ve kuzenimin eşi Onur ile yaptığımız konuşmalar biraz içimi rahatlattı. Onların üçü de Deniz'de geçen sefere göre çok değişiklikler gördüklerini söylediler. Zaten Deniz de hem onların üçünü hem de Sevallerin evini hatırladı. Hatta kendisine nasılsın diye soran Onur'a iyiyim, Badem yer misin diyen diyen Seval'e evet, ceviz ister misin dediğinde ise hayır diye cevap verdi. Normalde bunları söylemediği için gündüz üzülen annesini teselli etmek istedi oğlum diye geçti aklımdan... Bu arada evde oyuncakların yüzüne bakmazken Selim'in oyuncaklarıyla da oynaması da bir başka sevinç vesilesi oldu. Oktay Hanım'ın bir ay öncesinden boş yer yokmuş fakat Denizli'den geldiğimizi öğrenince randevusunu iptal eden birinin yerine bizi çağırdılar. Bu görüşme benim için çok yararlı oldu. Orada çıkan liste hakkında ne yapacağımı düşünürken, Denizli'ye döndükten sonra, Veysel Hoca beni aradı. Ona durumu anlattım hemen buraya gel bir plan yapalım deyince İbo ile birlikte Veysel Hoca'nın kapısını çaldık. Veysel Hocanın konuşmaları bize iyi geldi. Şimdi onunla birlikte programın üstünden geçip, herşeyin sistematik olarak düzenlendiği uygulanabilir bir program oluşturacağız. İkinci bir aşama olarak da Deniz'in gittiği bütün kurumlardaki, Öncü Anaokulu, EÇEM ve Ortak Nokta'daki programların evdekiyle uyum içinde olması için herkesin bir arada olduğu ortak bir toplantı yapacağız. İşte, son durumlar böyle, yakında yeni haberlerle döneceğim size, sevgiyle kalın...

7 Şubat 2013 Perşembe

Karne vakti: Hayat iyi, Deniz pekiyi!

Üç yaşında okul hayatına adım atan ve dört okula birden devam eden Denizciğim karne sezonunu açtı. Yılbaşından beri genellikle hasta olduğu için epeyce devamsızlık yapan Deniz, biraz gecikmeli de olsa ilk karnesine kavuştu. Deniz karnesini Gülçin öğretmeninden aldı. Fırsattan istifade, karne töreni sırasında yanımıza gelen Perize hocamızı da fotoğrafımıza dahil ettik. Kendisini seven öğretmeler arasında olmaktan mutlu olduğu gözlerinden okunan oğlumun bu karede yer alması beni de mutlu ediyor.