İMKB Kız Meslek Lisesi bizlere bir güzellik daha yaşattı. Bugün okula çocuklarımızın gösterisini izlemeye gittik. Pek çoğumuz için bu bir ilk oldu. Gerçi Deniz, Öncü Anaokulu'nda da Saime Aslan Anaokulu'nda da hiçbir zaman dışlanmadı. Çocuklar sahneye çıkarken Deniz de sabrının yettiği kadar her zaman sahnedeki yerini aldı. Ama bu oradaki öğretmenlerimizin duyarlılığı sayesinde oldu. Bu anlamda Perize, Gülçin ve Melek öğretmenlerimin adını da burada bir kez daha anmak isterim. Cemre'nin annesi İpek, Cemre'nin arkadaşlarıyla sahneyi paylaşan çocuklardan biri olduğunu söyledi ama Meral bana, yaz gazeteci tadında, "Çocuğum iki yıldır kaynaştırma eğitimi alıyor. Bugün onu ilk kez sahnede izleyeceğim" dedi. Benzer şeyleri Ümmü de söyledi. Oysa ki Bartu ve Perihan'ın da her çocuk gibi en doğal hakkı arkadaşlarıyla birlikte sahnede olmak ama bu nedense bizim çocuklarımıza çok görülüyor. Farklılıkları kabul etmek ve farklılarla yaşamı paylaşmak "normalleri" zorluyor. Biz normal dışı hayat sürmeye alışık anneler olarak kimin neyi neden yaptığını anlama konusunda kendimizi epeyce geliştirdik ama küçücük çocuklara ve onlara hayatını adayan ailelere reva görülenler insanın içini acıtıyor. İçimiz acıyor diye vazgeçiyor muyuz? Tabii ki hayır. Bu daha başlangıç mücadeleye devam...
Bugün hepimiz heyecanlıydık. Çocuklarımızın stajyer ablaları ve öğretmenleri eşliğinde yaptıkları gösteriler bizi çok duygulandırdı. Bu yaz okulu deneyimi idealist insanların bir araya gelmesinin harikalar yarattığının bir göstergesi oldu hepimiz için. Gönüllük başka bir şey, özel bir şey. Bu kadar gönüllüyle yolumuz kesiştiği için çok şanslıyız ama gönül istiyor ki bireysel inisiyatiflerle değil kurumsal işbirlikleriyle yollar açılsın. Bize bu güzel duyguları yaşatan Zeynep, Pınar, Hatice ve Reşike öğretmenlerimizin ve ablalarımızın yolları hayatta her daim açık olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder